30 Haziran 2011 Perşembe

Gözlerini benden saklama delikanlım...

Gözlerini benden saklama delikanlım!
Ellerini yüreğine kapatma!
Eğer ki bedenin,
Bir isyansa doğulu tanımlarda
Ve her sabah, dudağının ucundan,
Açılan göğe doğru kırlangıçlar uçuyorsa,
Elbette irkilecek gözlerinin yağmuru,
İrkilecek sen ağladıkça,
Düşlerinin hartasını çiğneyen ordu.

Gözlerini benden saklama delikanlım!
Utanmak en feodal tepkisidir gözyaşlarının.
Kundağına silahlarla sarılmanın
Ve ölümü en çıplak hatlarıyla tanımanın,
Vardır elbet bir tanımı aşiret söylemince,
Vardır elbet bir tanımı,
Serçe sesleriyle yıkadığın,
Bu gölgende yaraların.

Gözlerini benden saklama delikanlım!
Ellerini yüreğine kapatma!
Değil mi ki bu şehir adımına dar gelir,
Değil mi ki ıslığın özlem duyar dağlara,
Bırak kendini dağlar düşünsün
Karış damarına metropollerin.
Niçin sözlerin yüreğinde ukdedir?
Kavgaysa kavga, ölümse ölüm ne çıkar?
Haykır yüzüne gecenin uyansın kadavralar,
Haykır ki uyansın uğrunca ordular,
Uyansın karalar içinde sırma saçlı yar.
Sen ki dağlar aşıp geldin,
Karasal bir yüreğin orta yerinden.
Buz koy ateşlenen aşkına,
Düşür yangınını bu yaltak şehrin.